Özgür Özel: Bir Ülkede Meydanlar Özgürse Demokrasi Vardır Özgür Özel: Bir Ülkede Meydanlar Özgürse Demokrasi Vardır

Bakan Kurum'un açıklamaları şöyle:

Kardeşlerimizin döktüğü alın terine emin olun ihanet ediyorlar. Bakın, bırakın deprem bölgesinde yazdığımız yeniden diriliş destanının bir parçası olmayı, ellerinden gelse burada bunca eseri bile durdurmayı göze alacaklar. Halbuki milletimizin, aziz milletimizin siyasetçiden beklediği nedir? Çalışmaktır, üretmektir, hizmet etmektir, istikameti korumaktır, sabırla çalışmasıdır. Samimi bir şekilde vatandaşımızın ihtiyacı, talebi neyse o talebi karşılamak için mücadele etmektir. Ben şimdi Malatya'dan soruyorum, bizi böylesine eleştiren muhalefet, deprem bölgesinde sürekli depremlerle sınanan dünyanın göz bebeği İstanbul'umuzda ne yaptı? Hatırlayın, deprem bölgesinde bedava konut yapacağız dediler. Burada depremzede kardeşlerimizin duygularıyla istismar etmek suretiyle oynadılar.

Nereye gitse diline bizi dolamış. Murat Kurum da Murat Kurum. Niye biliyor musunuz? Emir aldığı yerler ona böyle konuşmasını söylüyor. Nereden emir aldığını çok iyi biliyor. Biliyor ki deprem bölgesindeki 453 bin konut iş yeri bu yıl sonu bitecek. Vatandaşlarımız burada huzura kavuşacak. Sayın Cumhurbaşkanımız burayı anbean takip ediyor. Bir an olsun bir dakika olsun biz deprem bölgesini yalnız bırakmıyoruz.

Benim şahsıma ne diyor? Çalışamıyorsun demiyor. Sen bu işleri yapamıyorsun demiyor. Sen deprem bölgesine her ay gelmiyorsun demiyor. Sen deprem bölgesine gelip burada vatandaşın sorunlarını bir bir dinlemiyorsun demiyor. Burada herkesin kardeşi herkesin evladı olamıyorsun diyemiyor. İşin ehlisin değilsin bu manada bir yorum duydunuz mu? Duymadık. Bu millete hizmet etmiyorsunuz diyebilirler mi? Diyemezler. Ne diyor? Kanal İstanbul'muş Efendim Arnavutköy'deki lüks konutlarmış. Açıklıyoruz. Dinlemiyorlar. Açıklamaları dikkate almıyorlar. Hep bir algı peşinde hep bir gündemi farklı alanlara taşıma peşindeler. Zannediyorlar ki milletimiz bu uğraşı görmüyor. İki laftan biri emin olun yalan. İki laftan biri emin olun iftira.

Biz diyoruz ki sosyal konut yapıyoruz, açıklıyoruz, diyoruz ki bu konutların kuralarını çektik, o konutları yapıyoruz, biz bu açıklamayı yapmamıza rağmen bu konutlar Araplara satılacakmış gibi bir algı içerisine giriyorlar. Ya biz bir buçuk milyon konut yaptık, bir tane göstersene sosyal konutlarımızdan, TOKİ ile yaptığımız konutlarımızdan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan biri konut almış. Gösteremez, gösteremez.

Biz İstanbul'u depreme hazırlayacağız, İstanbul'un depremi milli güvenlik meselesi dememize rağmen sanki İstanbul'da bir deprem riski yokmuş gibi. Ya sen ilk önce kendi genel başkanlığını bir otur, bir hazmet, milleti bir ikna et, ondan sonra gel eğer biz yanlış bir iş yapıyorsak, eksik bir iş yapıyorsak bizi eleştir. Özgür Bey'e tavsiyem beni böyle yalan yanlış iftiralarla diline dolayacağına o gözlerindeki bantı çıkarsın, gözlerindeki o şu an kapalı olan bantı çıkarsın ve etrafına bir baksın. Belki o zaman etrafında yapılanları çok iyi görür. O yüzden biz onlar ne derse desin, işimize odaklanacağız, biz dertliyiz, milletimize sözlerimiz var, bu sözleri tutacağız, bu sözleri tutmak için Malatya'ya geleceğiz, esnafımızla birlikte dükkanlarımızı açacağız, işyerlerimizi açacağız ve Malatya'yla birlikte mutlu bir geleceğe inşallah hep birlikte bakacağız.

sonbirsoz.com