Gündem

CB Erdoğan: İstanbul ile Tahran'ın Kaderi Ortaktır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi'nde birlik ve dayanışma mesajı verdi. Erdoğan, "Aynı ananın evladı iki kardeş arasında görüş ayrılıkları olabilir. Ama kardeş demek aynı zamanda kaderdaş demektir. İstanbul'un kaderi, Şam'ın, Bağdat'ın, Tahran'ın, Kudüs'ün, Gazze'nin kaderinden ayrı değildir" dedi.

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumunda konuştu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle;

"Alacağımız kararların İslam ümmeti ve insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Teşkilatımızın küresel barış ve refahın sağlanmasına verdiği desteği alacağımız kararlarla bir kez daha dünyaya duyuracağımızdan eminim. Konuşmamın başında İsrail ordusu tarafından Gazze'de şehit edilen 55 bini aşkın kardeşimizi bir kez daha rahmetle yad ediyorum.

Türkiye olarak Filistinli kardeşlerimizin acısını acımız, hüznünü hüznümüz biliyoruz. Adalet tecelli edecek zafer mutlaka inananların olacaktır. Zaferleri ve barışı konuşacağımız güzel günleri göreceğimize inanıyorum.

"SAVAŞI TÜM BÖLGEYE YAYMAYA ÇALIŞIYORLAR"

İsrail'in yıkım ve katliam politikalarıyla daha fazla yüzleşiyoruz. İsrail, Gazze ile birlikte Lübnan'ı, Yemen'i, Suriye'yi de hedef aldı. Şimdi de İsrail devlet terörüne komşumuz İran maruz kalıyor. Netanyahu barışın önündeki en büyük engeldir. İsrail'in terör saldırıların vefat eden İranlı kardeşlerimiz için taziyelerimiz sunuyorum. İran halkının bugünleri de atlatacağında hiçbir şüphe duymuyoruz. İsrail'in saldırılarının tanım ve tarifi haydutluktur. İran'ın aldığı tedbirler geyet doğal ve meşrudur. Saldırıların İran'ın nükleer programları müzakereleri döneminde vuku bulması manidardır. Netanyahu hükümeti müzakere sürecini baltalamayı hedeflemiştir. Meselenin diplomatik yolla çözülmesini istemediklerini göstermektedir. Savaşı tüm bölgeye yaymaya çalışıyorlar. Biz Netanyahu'nun ne yapmak istediğinin gayet bilincindeyiz. Bölgeyi kaosa boğarak güvenliklerini tesis etmeye çalışanlar ham bir hayalin peşinden gitmektedir. Türkiye olarak bölgemizde kanla çizilecek düzene izin vermeyeceğiz.

"BÖLGEMİZİN YENİ BİR SAVAŞA TAHAMMÜLÜ YOKTUR"

Uluslararası topluma İsrail üzerinde etki sahibi ülkelere bir kez daha sesleniyorum. Netanyahu'nun zehirli sözlerine kimse itibar etmesin. Bölgemizin yeni bir savaşa tahammülü yoktur. Bir kez daha çözümün diplomasi ve diyaloglardan geçtiğini vurguluyor, üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu ifade ediyorum. Netice alıncaya kadar bu temaslarımızı sürdüreceğiz. İki devletli çözüme ulaşılması çok daha hayati hale gelmiştir. Girişimlerimizi eş güdüm halinde sürdürmeliyiz.

"İSTANBUL'UN KADERİ TAHRAN'DAN AYRI DEĞİLDİR"

Aynı ananın evladı iki kardeş arasında görüş ayrılıkları olabilir. Ama kardeş demek aynı zamanda kaderdaş demektir. İstanbul'un kaderi, Şam'ın, Bağdat'ın, Tahran'ın, Kudüs'ün, Gazze'nin kaderinden ayrı değildir. Müslümanların kıblesi gibi kaderleri de ortaktır. Söz konusu ortak davalarımız olunca farklılıkları bir kenara koyup kenetlenmek boynumuz borcudur. Farklılıklarımızın bizlere ayak bağı olmasına izin veremeyiz. İsrail'in tüm bölgeyi yangın yerine çeviren politikalarına karşı duruşumuzu dünyaya duyurmamız gerekiyor. Hepimiz Filistin halkı için seferber olmuşken kardeşlerimiz arasında parçalanmış görmek bizi üzüyor. Çok kutuplu dünyada 2 milyarlık İslam aleminin bir kutup haline gelmesi şarttır.

İsrail'in Gazze'de olduğu gibi Suriye, Lübnan ve İran'daki haydutluklarını durdurmak için daha fazla dayanışma sergilememiz şarttır. Bundan sonra da zorlukların üzerinden beraber geleceğiz."

sonbirsoz.com