Politika

Dervişoğlu: Cumhuriyetin, Kürt vatandaşlarıyla ilişki kurması için Öcalan'a ihtiyacı yoktur

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, "Kürtlere yaklaşırken PKK terörizmine ve Öcalan canisine paye vermek, sadece Cumhuriyetimize ve anayasamıza yapılan açık bir saldırı değil; aynı zamanda Cumhuriyeti korumak için and içmiş savcılarımızın da mutlaka ve mutlaka dikkate alması gereken aleni bir suçtur. Bu Cumhuriyetin, Kürt vatandaşlarıyla ilişki kurması için ne Öcalan'a ne de PKK'ya ihtiyacı yoktur" dedi.

Abone Ol

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Dervişoğlu, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü hatırlatarak, "AK Parti iktidarı; eğitim sistemimizdeki çöküşün merkez üssü oldu. Öğretmenler, yoksulluğa itildi; atamalar, partizanlığa kurban edildi. Bugün 5-6 milyon ev gencinden bahsediyorsak, bunun ilk denemesi, 'atanamayan öğretmenler' rezaletidir. Milli Eğitim Bakanlığı; vizyon üreten bir kurum olmaktan çıkartılmış, kaynaklarımızı ve evlatlarımızın geleceğini, birtakım yapılara aktaran, tüketen ve yok eden aracı bir kurum haline getirilmiştir. Peki, öğretmenlerimiz? Açlık sınırındadırlar. Bir de büyük şehirlerde çalışıyorsa, maaşı ev kirasına, aidata ve faturalara yeterse şükrediyor. Özel okuldaki öğretmenlerimizse daha perişandır" dedi.

'24 MİLYON YURTTAŞIMIZ KİRACI DURUMUNDA'

2025 yılının 'Aile Yılı' ilan edilmesine değinen Dervişoğlu, "Aile Yılı ilan edilen 2025 yılında, ailenin kurulacağı yuva yoktur. Müteahhitlikle abad olan bu iktidar, her yere beton dökmüş ama ne hikmetse konut sorununu 40 yıl önceki duruma getirmiştir. Bugün 'Evsiz Türkiye' sorununu yaratanlar, 'Terörsüz Türkiye' davulunu bu yüzden çalmaktadırlar. Bugün, Türkiye'de 24 milyon yurttaşımız kiracı durumundadır. TOKİ, 15 bin kiralık konut yapacağını açıklamıştır. Vatandaşın kurada çıkma ihtimali, 1600'de 1'dir. Bu hal de talihsiz Türkiye'nin fotoğrafıdır. Ev sahibi olanlar, daha fazla mülk edinirken; milletimiz yuvasızdır, evsizdir. Zorunlu sosyal kota, boş konut vergisi, çağa uygun sosyal kooperatifler akıllarına gelmemiştir. Bu tedbirsiz Türkiye'yi bizler düzelteceğiz. Ticaret Bakanlığı'nın açıkladığı kurulan şirket sayıları düşerken, kapanan şirket sayıları zirve yapmaktadır. Bankalara koyulan tasarruflar değil, icraya düşen banka kredileri rekora koşmaktadır. Bu sebeple 'Terörsüz Türkiye', ekmeksiz Türkiye'nin üzerine örttükleri kılıftır. Cumhuriyetin ikinci yüzyılının en büyük projesi 'Terörsüz Türkiye', kılıfın içindeki ise ikbalsiz Türkiye'dir. O kılıf, yamandıkça açılmaktadır; ne kadar dikilse iplik ve kumaş yetmemektedir" diye konuştu.

'SUÇLARININ TELAŞI, YAŞADIKLARI KORKUYLA BİRLEŞİYOR'

Dervişoğlu, "Türk tarihinin 'kara bir günüdür' 24 Kasım. Devleti yönetenlerin, o devleti İmralı'yla eşitlediği, milletin vekaletiyle orada oturanların, o vekaleti teröristle paylaştığı gündür. 24 Kasım, uzun yıllardır hayaleti dolaşan habisliğin, ete kemiğe büründüğü gündür. AKP-MHP-İmralı ittifakının resmileştiği gündür. Kapkara bir gündür. Artık bana hiç kimse Cumhur İttifakı'ndan falan bahsetmesin; bu ittifak, 'Abdullah Öcalan ittifakı' olarak tarihe geçecek. Biliyorsunuz, uzun süre isim koyamadılar bu komisyona. Bugün komisyoncuların medarıiftiharı olarak haini de ziyaret etmekten gurur duyan at pazarlıkçıları, bırakın fotoğraf vermeyi, 'gittim' bile diyemiyorlar. Suçlarının telaşı, yaşadıkları korkuyla birleşiyor. Kürtlere yaklaşırken PKK terörizmine ve Öcalan canisine paye vermek, sadece Cumhuriyetimize ve anayasamıza yapılan açık bir saldırı değil; aynı zamanda Cumhuriyeti korumak için and içmiş savcılarımızın da mutlaka ve mutlaka dikkate alması gereken aleni bir suçtur. Bu Cumhuriyetin, Kürt vatandaşlarıyla ilişki kurması için ne Öcalan'a ne de PKK'ya ihtiyacı yoktur" değerlendirmesinde bulundu.

'BU PROJE, MÜSTEMLEKE ARTIĞI BİR PROJEDİR'

İmralı sürecine ilişkin Dervişoğlu, "Birincisi, vatandaşlar artık devlet ile doğrudan, vasıtasız ilişki kuramayacaktır. Her kimlik grubunun kendi liderleri veya partileri üzerinden gerekirse çete, mafya, kartel ya da terör örgütü kurarak iktidar ile hak ve imtiyazlar için pazarlık yapmayı kendine hak görecektir. Bu proje Lübnan ve Irak'ta uygulanan, gücü etnik ve mezhepsel kimlikler arasında bölüştüren müstemleke artığı bir projedir. İşte İYİ Parti'yi, bu ülkenin milliyetçi, vatanperver her vatandaşını telaşa düşüren, feveran ettiren şey budur. Zaten, Bahçeli bir Kürt, bir de Alevi cumhurbaşkanı yardımcısı talebini daha önce dile getirmiştir. Meclis başkanı, Anayasa'nın 3'üncü maddesinden rahatsız olduğunu alenen ifade edebilmektedir. Cumhurbaşkanı ise hayallerinde, başka bir Cumhur'un reisi olacağı günü beklemekte, Türkiye'yi etnisitelerle tanımlamaktadır. Büyük Türk milleti; bil ki Türkiye'nin Lübnan gibi, Irak gibi bir ülkeye dönüşme ihtimali ufukta belirmiştir. Orta Doğu'nun iç savaş yaşayan ve belini bir türlü doğrultamayan ülkelerinin benimsediği modeldir bu. İnsanların birbirini acımasızca yok ettiği, kurtarılmış mahallelerin olduğu, ticaretin durduğu, toplumun yoksulluğa sürüklendiği modeldir. 100 senedir sağ salim devam eden Türkiye Cumhuriyeti'nin dibine konan dinamittir bu. Bunu yapanların tamamı suçludur ve hesap vermelidir" dedi.

'İHANETİN ZAMAN AŞIMI YOKTUR'

Dervişoğlu, "Ülkenin güvenliğini böylesine ilgilendiren bir konuda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ne düşündüğünü hala bilmiyoruz. Bizzat kendisi, İmralı'ya gitme konusuna komisyonun karar verdiğini söylüyor. Sayın Erdoğan, İmralı kararınızdan anlıyoruz ki, Cumhurbaşkanı olarak farklı, AKP Genel Başkanı olarak farklı düşünüyorsunuz. Ve en sonunda AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın söyledikleri oluyor. O halde size düşen Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AKP Genel Başkanı Erdoğan arasındaki krizi çözmektir. Komisyonun yetkilerinizi gasbetmesine itirazınız yoksa ve Bahçeli'nin ülkeyi sizin yerinize yönetmesine müsaade ediyorsanız, getirin anayasa değişikliğini parlamenter sisteme geçelim; bu işin de adını koyalım. Teröriste teslim edilmiş değil, 'Terörsüz Türkiye' istiyorsanız; bu, yetkili Meclis'le olur, korsan komisyonla değil. Teröristi muhatap alan, teröristbaşı 50 bin insanın katilini en ciddi muhatap bilenler artık ne derlerse desinler, bizim muhatabımız değillerdir. Yaşınızı başınız almış olsanız da az ötede oynayın. Her an şu ses kulağınızda çınlasın; ihanetin zaman aşımı yoktur. Her geçen gün hesap vermeye bir gün daha yaklaşacaksınız" diye konuştu. Dervişoğlu toplantıda ayrıca İYİ Parti'ye katılan eski Memleket Partisi Sözcüsü İpek Özkal Sayan'a rozet taktı.