Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, dezenflasyon sürecinin durmadığını ancak bir yavaşlamanın söz konusu olduğunu belirterek, ekim ayı verilerinin bunu teyit ettiğini söyledi. Fatih Karahan, yılın 4. Enflasyon Raporu'nun tanıtımı amacıyla İstanbul Finans Merkezi'ndeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Yerleşkesi'nde düzenlenen bilgilendirme toplantısında, Başkan Yardımcıları Hatice Karahan ve Osman Cevdet Akçay ile soruları yanıtladı.
Karahan, "Dolar tarafında sepet kalibrasyonu planlıyor musunuz? Yoksa ihracatçının rekabet koşullarının kur nedeniyle kötüleşmesi ihtimalini enflasyonu önceleyerek göz ardı etmeyi mi planlıyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine, kurun yönünü etkilemeye yönelik bir alım ya da satışlarının söz konusu olmadığını bildirdi. Genelde döviz piyasasındaki aşırı oynaklıkları yönetmek amacıyla alım ve satım yaptıklarını dile getiren Karahan, "Ülkemizde döviz piyasası çoğu zaman tek yönlü olabiliyor. Çoğu zaman alış yönünde, bazı günler satış yönünde. Bu da sağlıklı fiyat oluşumunu engellediği için genelde piyasanın karşı tarafına geçerek sağlıklı fiyat oluşumunu destekliyoruz. Aşırı oynaklıklara bu doğrultuda engel oluyoruz" diye konuştu.
'TAHMİN VE HEDEFLERİMİZDE YAŞANAN SAPMALARIN KAYNAKLARINI AÇIKLAYACAĞIZ'
Fatih Karahan, enflasyon beklentilerine ilişkin revizyonun 2026 sonu tahminini ne kadar yukarı yönlü etkilediğine ilişkin soruya karşılık, bir önceki enflasyon raporundan iletişim stratejilerinde değişikliğe gittiklerini anımsattı. Ara hedef tahmin ayrımını getirirken ara hedefleri sabit tutacaklarını ve bunlara sadık kalacaklarını söyledikleyen Karahan, "Gelişmelere göre eğer içsel para politikası tepkisiyle düzeltilemeyecek durumdaysa tahminlerimizi revize edebileceğimizi söylemiştik. Ama bu iletişim stratejisinin bir parçası olarak da bahsettiğiniz sapmanın nedenlerini takip eden yılın ilk enflasyon raporunda açıklayacağımızı söylemiştik. Dolayısıyla sene sonu bittiğinde, 2025 sonu nihai enflasyonunu gördüğümüzde, önümüzdeki sene ilk enflasyon raporunda tahminimize ve hedefimize göre yaşanan sapmaların kaynaklarını şeffaf bir şekilde açıklayacağız" dedi.
'GEÇMİŞE ENDEKSLİ FİYATLAMA DAVRANIŞI HALA DEVAM EDİYOR'
TCMB Başkanı Karahan, dış şokların tahminlerini nasıl etkileyeceğine ilişkin soruya yanıt verirken, burada zirai don ve kuraklık kaynaklı gıda yönlü unsurların öne çıktığını, mayıs-haziran aylarında manşetin altında gelen gıda enflasyonunun takip eden aylarda hızlı arttığını söyledi. Küresel ticarete dair belirsizliklerin, sermaye akımları, kur ve avro/dolar paritesi üzerinden ve çeşitli kaynaklardan enflasyon görünümünü etkileyebildiğini belirten Karahan, "Jeopolitik gerilimler, enerji fiyatları, genel olarak emtia fiyatları hem enerji hem de enerji dışı emtia fiyatlarını etkileyebiliyor. Yukarı yönlü burada da bir etki gördük. Onun dışında belki içsel olarak iki unsur, bunlardan bir tanesi beklentilerdeki iyileşmenin tahminimizden sınırlı kalması, bir diğeri de hizmet fiyatlarındaki katılığın devam etmesi. Hizmet fiyatları aslında yıllık bazda baktığımızda ciddi iyileşme gösteren bir kalem enflasyon anlamında. Fakat seviye hala çok yüksek. Çünkü geçmişe yönelik, geçmişe endeksli fiyatlama davranışı hala devam ediyor. O tam olarak kırılamadı. Bu iki unsurun da etkisiyle enflasyon, tahminlerimizin üzerinde seyrediyor. Yurt dışı faktörler nasıl etkiliyor dediğimizde genel olarak enerji fiyatlarını söylemek gerekir" diye konuştu.
'DEZENFLASYONDA DURMA YOK'
Fatih Karahan, enflasyonda hedef ile tahminler arasında bir ayrışma olduğuna yönelik yorum ve "Burada bir öz eleştiri yapacak olsanız veya geriye dönüp sürece bakacak olsanız, indirim döngüsünde veya verdiğiniz diğer kararlarda bir hata yaptığınızı düşünüyor musunuz?" sorusuna karşılık, eylülde enflasyonun piyasa beklentilerinin oldukça üstünde geldiğini, bunun da çok karamsar bir hava oluşmasına sebep olduğunu söyledi.
Karahan, "Enflasyondaki iyileşmenin, dezenflasyon sürecinin durduğu yönünde oldukça karamsar bir hava oluştu piyasada. Aslında eylül ayı fiyat gelişmelerinin detaylarına baktığımızda bu daha çok gıda ve eğitim kaynaklıydı. Ana eğilim de tabii ki bir miktar bozulmuştu ama 'dezenflasyon durdu' dedirtecek seviyede değildi. Ekime geldiğimizde aylık bazda yüzde 2,55'lik bir enflasyon, mevsimsellikten arındırdığımızda yüzde 2,1 civarında bir aylık enflasyon verisi söz konusu." dedi. Gıdanın ve giyim enflasyonunun veriyi yukarı çektiğini dile getiren Karahan, kira enflasyonundaki gidişatın olumlu olduğunu, hizmet enflasyonunun düşmeye devam edeceğini bildirdi. Bununla birlikte yüzde 2 civarında bir katılığın olduğunu söyleyen Karahan, "Çünkü birçok ana eğilim göstergesine baktığınızda 2, 2,1 yani 2'nin sınırlı da olsa üstünde, o civarda bir yataya yakın seyir söz konusu. Bugün gösterdiğimiz trend enflasyon biraz daha olumlu ama genel olarak 2 civarında bir katılık olduğunu söyleyebiliriz. Dezenflasyonda durmadan ziyade aslında bir yavaşlama söz konusu. Ekim ayı olumlu olsa da bunu teyit ediyor" dedi.
'DAHA FAZLASI GEREKİRSE BUNU DA YAPMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ'
Enflasyon görünümü bozulduğunda para politikasının tekrar kalibre edilmesi gerektiğini belirten Karahan, "Bu da aslında faiz patikasının yukarı kayması demek. Bunu iki şekilde yapabilirsiniz. Bir tanesi faiz indirimlerine ara vermek ve bir süre durmak. Bu beklenen patikayı yukarı kaydırır. Bir diğer yolu da indirimlerin büyüklüğünü yani adım büyüklüğünü azaltmak. Bunlardan hangisinin doğru olduğu biraz daha o bozulmanın detaylarına ve şiddetine bağlı. Eylül ayı verisine baktığımızda ve ekim ayı için yaptığımız ön fiyat toplamaya baktığımızda, bu detaylarda durmayı gerektirecek bir bozulma görmedik. Ama yine de ikincil etkiler de olabileceği için önümüzdeki aylarda bunları da göz önünde bulundurarak, riskleri göz önünde bulundurarak adım büyüklüğünü küçülttük. Bu da daha önceki iletişimimizle tutarlı. Metnimizde adım büyüklüğüne yönelik bir ifade koymuştuk. Bu da enflasyon görüntüleri bozulma olursa bunu ilk olarak adım büyüklüğünü değiştirerek adresleyeceğimizi ifade eden bir cümleydi.
Nitekim baktığınızda da aslında piyasa fiyatlaması, mesela OAS eğrisinin ima ettiği 2026 yılı sonu faizi bir önceki enflasyon raporuna göre 2,5 puan yukarı kaydı. Piyasa katılımcılarının 2026 sonu faiz beklentisi 2 puan yukarı kaydı. Özetle, aslında para politikasında bir sıkılaşma yapmış olduk ya da bir yeniden kalibrasyon yapmış olduk. Tabii daha fazlası gerekirse bunu da yapmaya her zaman hazırız. Buna hazır olduğumuzu her zaman söylüyoruz. Bu içsel tepkiyi verdiğimizi ve vereceğimizi de göz önünde bulundurarak, 2026 hedeflerini de tahminlerini de güncellemedik."
ENFLASYON TAHMİNLERİ
2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 31 ile yüzde 33 arasında olacağını tahmin ediyoruz. Enflasyonun 2026'da yüzde 13 ile yüzde 19 aralığında olacağı tahmin ediliyor. 2025, 2026 ve 2027 yılları için enflasyon ara hedeflerimizi, sırasıyla yüzde 24, yüzde 16 ve yüzde 9 olarak koruyoruz. Enflasyonun 2027 yılında yüzde 9'a geriledikten sonra yüzde 5 aralığında tutunmasını varsayıyoruz. 2025 yıl sonu gıda enflasyonu tahmini yüzde 26,5'ten yüzde 32,3'e revize edildi.
sonbirsoz.com




