TBMM Genel Kurulu'nda 1 Temmuz 2025 günü söz alan Gelecek Partisi İzmir Milletvekili Mustafa Bilici, İklim Kanunu görüşmeleri sırasında kanunun kurumsal işleyiş ve toplumsal etkiler boyutuyla yeterince netlik taşımadığını belirterek hükümete bir dizi soruyla çağrıda bulundu.
“Kurumlar arası yetki paylaşımı açık mı?”
Bilici, İklim Kanunu kapsamındaki uygulamaların sahaya nasıl yansıtılacağının belirsiz olduğunu vurguladı. “Bakanlıklar, yerel yönetimler ve enerji-altyapı otoriteleri arasında görev ve yetki paylaşımı neye göre düzenleniyor, bu çerçeve yasal olarak belgelendirildi mi?” diye sordu.
“Kriz anında karar alma mekanizması hazır mı?”
Olası afet ve iklim kaynaklı krizlerde acil müdahale süreçlerinin nasıl işleyeceği konusunda da hukuki altyapının netleştirilmesini isteyen Bilici, “Hızlı ve yasal karar alma süreçleri tanımlandı mı, yoksa kurumlar arasında yetki karmaşası mı yaşanacak?” uyarısında bulundu.
“İklim göçüne karşı politika var mı?”
İklim değişikliğiyle birlikte artması beklenen iç göç ve kırsaldan kentlere yönelen nüfus hareketlerine karşı herhangi bir önleyici sosyal politika olup olmadığını da gündeme getiren Bilici, “İnsanları yaşadıkları bölgelerde tutmak için somut ne öngörülüyor?” sorusunu yöneltti.
“Kanun sadece teknik mi, yoksa sosyal boyutu da var mı?”
Gelecek Partili Bilici, İklim Kanunu'nun yalnızca teknik, altyapı ve enerji politikalarıyla sınırlı kalmaması gerektiğini, sosyal adaleti, kır-kent dengesini ve kamu idaresi koordinasyonunu da kapsaması gerektiğini ifade etti.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI
