Doğrudan insan hayatına dokunan düzenlemelerin olduğunu kaydeden Güler, "Kanun teklifi ile 9 farklı kanununda düzenleme getiriyoruz. Toplam 30 maddeden oluşuyor. Özellikle infaz adaletinin sağlanması hususu başta olmak üzere suç işlenmesinin önlenmesi, caydırıcılığın sağlanması, şiddet ve trafik düzenini bozan eylemlerle daha etkin mücadele edilmesi ve kişilerin trafikteki can ve mal güvenliğinin sağlanması ile toplumsal huzurunun güçlenmesini amaçlıyoruz. Hükümlülerin 1 yıllık denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için koşullu salıverilme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçirmesi gereken sürenin en az 10'da 1'ini geçirmesini istiyoruz. Düzenleme ile hükümlülerin aldıkları ceza ile orantılı olarak belirli bir süreyi infaz kurumunda geçirmeleri sağlanarak, cezanın etkinliğini artırmayı hedefliyoruz. Burada 1 yıllık denetimli serbestlik süresi bakımından bir değişiklik öngörmüyoruz, aynı şekilde devam ediyor. Bununla birlikte cezası az olan, kamuoyunda vatandaşlarımız tarafından, 'Yatarı olmayan' şeklinde ifade edilen ve infial uyandıran toplumsal suçlarda, 2 yılın altındaki cezalarda, 1 yıllık denetimli serbestlik döneminde 5 günden az olmamak üzere 10'da 1'inin ceza infaz kurumunda geçirilmesini öngörüyoruz. Cezanın ıslah ve önleyicilik amacını sağlamak istiyoruz" diye konuştu.

'KONUTTA İNFAZIN KAPSAMINI GENİŞLETİYORUZ'

Güler, iyi hal durumu ile koşullu salıverilme şartlarının güçlendirilmesi ve uygulama etkinliğinin artırılmasını arzu ettiklerini vurgulayarak, "Haklarında 2'nci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilen hükümlülerin, dış dünyaya uyum sağlamaları ve rehabilite edilerek suç işlemelerinin önüne geçilmesi amacıyla, 4'te 3'lük koşullu salıverilme şartları içerisindekilerin, iyi halli olmaları durumunda bu hükümlerden faydalanmasını öneriyoruz. Bu kapsam içerisinde toplam 19 bin 800 civarında mahkum olduğunu ifade etmek isterim. Teklifimizle, özel infaz hükümlerinin kapsamını da genişletiyoruz. Çocukların ve kadınların lehine olacak şekilde iyileştirmeye gidiyoruz. Özellikle, hafta sonu veya geceleyin infaz usulünün kapsamını, kasten işlenen suçlarda 1 yıl 6 aydan 3 yıla çıkarıyoruz. 'Taksirle öldürme' suçu hariç, taksirle işlenen suçlar için ise bu süreyi 3 yıldan 5 yıla çıkarıyoruz. Diğer yandan, konutta infaz usulünün kapsamını da genişletiyoruz. Kadın, çocuk veya 65 yaşını bitirmiş kişiler için bu süreyi 1 yıldan 3 yıla, 70 yaşının bitiren kişiler için 2 yıldan 4 yıla, 75 yaşını bitiren kişiler için 4 yıldan 5 yıla çıkarıyoruz. Ayrıca 80 yaşını bitiren kişiler bakımından 6 yıl hapis cezasının konutta infazına karar verilebilmesine imkan veriyoruz. Hastalık ve engellilik nedeniyle, ağırlaştırılmış ve müebbet hapis hariç olmak üzere, diğer hapis cezaları için Adli Tıp Kurumu raporuna göre cezaevi koşullarında bakımını tek başına sürdüremeyecek olan mahkumlarla ilgili, insani koşulların daha iyi olduğu sağlık ve tedavi süreçlerinin yürütülmesi için konutta infazını yerine getirmesini öneriyoruz. Doğum nedeniyle 3 yıl yerine 5 yıl hapis cezası alanların konutta infazına karar verilmesine imkan tanıyoruz" dedi.

'CEZASIZLIK ALGISININ DÜZELTİLMESİNİ AMAÇLIYORUZ'

Bakan Yumaklı: Üreticilerimize Hayvan Başına Yıllık 18 Bin Lira Destek Vereceğiz
Bakan Yumaklı: Üreticilerimize Hayvan Başına Yıllık 18 Bin Lira Destek Vereceğiz
İçeriği Görüntüle

Çocuk kapalı ceza infaz kurumları ile eğitim evlerine yönelik düzenlemeleri hayata geçirdiklerini ifade eden Güler, "Teklifimiz ile çocuk hükümlülerin cezalarının infazına çocuk eğitim evleri yerine çocuk kapalı infaz kurumlarında başlanmasını, iyi halli olan çocukların cezaevi ve idari gözlem kurullarının olumlu raporu neticesinde, eğitim evlerine gönderilmesini amaçlıyoruz. Teklifin bir başka maddesine göre; kişilerin can ve mal güvenliğinin sağlanması amacıyla bazı suçların cezalarının artırılması ve unsurlarının da yeniden düzenlenmesini önerdik. Böylelikle suç ve ceza adaletinin sağlanması, kamu düzeni ve toplum nezdinde cezasızlık algısının düzeltilmesini amaçlıyoruz. Bu kapsamda, teşebbüs hükümlerinin uygulanması halinde daha az indirim yapması sağlanmaktadır. 'Kasten yaralama', 'ağırlaştırılmış yaralama' ve 'tehdit' suçlarının cezalarını belirli bir miktarda artırmayı öngörüyoruz. 'Meskun mahalde silahla ateş etme' suçunun cezası artırılıyor. Halk arasında, 'Kuru sıkı' olarak bilinen, ses ve gaz fişeği atabilen silahlar da suç kapsamına alınmaktadır. Ayrıca bu suçun; düğün, nişan ve asker uğurlama gibi toplu alanlarda işlenmesi halinde verilen cezanın artırılmasını da öneriyoruz" açıklamasında bulundu.

Güler, teklifle Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) iptal kararları doğrultusunda yeniden düzenlemeler yapıldığını aktararak, "Hukuki belirlilik ilkesine ve öngörülebilirlik ilkesi kapsamında, noterlere uygulanacak disiplin cezalarını AYM şartlarına göre yeniden düzenliyoruz. Devletin çalışanları koruması pozitif yükümlülüğü kapsamında, özellikle yurt dışında faaliyet yürüten Türk firmalarının, hukuki belirlilik ve kanunilik ilkesi çerçevesinde çalıştırdığı işçilere yönelik olarak uygulanacak sözleşme maddelerini AYM'nin iptal kararına göre düzenliyoruz" ifadelerini kullandı.

Güler, 'Terörsüz Türkiye' yolunda gayretli çalışmaların olduğunu ve toplumun güvenliği, huzuru, barışı için ihtiyaç olması halinde idari tedbirler ve kanun hazırlıklarının devam edeceğini söyledi.

'COVID DÜZENLEMESİ SALGIN HASTALIK NEDENİYLE ALINAN BİR TEDBİRDİR'

Güler, Covid-19 düzenlemesine ilişkin soru üzerine, "Ceza infaz sistemini iki başlıkta ele almak gerekiyor. Ceza infaz sisteminin birinci başlığı, suçun özelliğine göre infaz oranlarımız vardır. Daha sonra bu infaz oranlarını, kapalı cezaevinde geçiren mahkumlar koşullu salıverilme kapsamı içerisinde 1 yıllık açık cezaevi şartları dahilinde denetimli serbestlikle tahliye edilirler. 'Adam yaralama', 'tehdit', 'gasp' ve 'dolandırıcılık' gibi suçların ceza infaz sistemi içerisindeki infaz oranı iyi hal durumu açısından 1/2'dir. 'Adam öldürme' suçları 3/2'dir, 'uyuşturucu', 'örgütlü suçlar', 'çocuğun cinsel istismarı' suçları da 4/3 infaza tabiidir. Bunun dışında cezaevi koşulları içerisindeki alınan idare tedbirlerdir. 'Covid' dediğimiz düzenleme, o dönem içerisinde yaşanan salgın hastalık nedeniyle ilgili mahkumların sayısının azaltması için o günkü şartlar içerisinde alınan bir tedbirdir. Yani infaz koşullarında devamlılığı olan ve konu olarak oransal manada mahkumun infaz koşulları içerisinde o süreyi tamamladıktan sonra koşullu salıverme şartlarına dahil olacak hususları içermemektedir" diye konuştu.

Güler, düzenlemenin salgın döneminde yapıldığını ve her şartta infaz düzenlemesi gibi ele almanın doğru olmayacağını dile getirdi. Covid-19 ve FETÖ ile ilgili düzenlemelerin pakette hiç yer almadığını dile getiren Güler, teklifin Kurban Bayramı'ndan önce çıkması için çaba göstereceklerini ifade etti.

sonbirsoz.com