Borsa

Küresel Piyasalarda Ticaret Gerilimi: Trump-Şi Görüşmesi Belirsizliğe Girdi

Çin ve ABD'nin karşılıklı suçlamaları, olası Trump-Şi görüşmesini tehlikeye atarken piyasalarda risk iştahı zayıfladı. Asya borsaları sert düşerken yatırımcılar güvenli limanlara yöneldi. Fed üyesi Waller ise bu yıl faiz indirimi olasılığına işaret etti.

Abone Ol

Artan ticaret gerilimi ve jeopolitik tansiyon, küresel piyasalarda risk iştahını düşürdü. Asya borsaları ile ABD hisse senedi vadeli işlemleri gerilerken, yatırımcılar altın gibi güvenli limanlara yöneldi. MSCI Asya Pasifik Endeksi yüzde 1,1 oranında düşerek son bir aydaki en sert günlük kaybını yaşadı. S&P 500 vadeli işlemleri yüzde 0,4 geriledi.

Bloomberg Dolar Endeksi yüzde 0,1 düşerken, Japon yeni gelişmiş ülke para birimleri arasında dolara karşı en güçlü performansı gösterdi. Dolar/TL kuru sabah saatlerinde 39,26 seviyesinden işlem gördü. ABD 10 yıllık tahvil getirisi bir baz puan yükselirken, altının ons fiyatı yüzde 0,6 artışla 3.309 dolara çıktı.

Çin Ticaret Bakanlığı, ABD Başkanı Trump’ın suçlamalarını reddederek, Washington'un son ticaret anlaşmasını ihlal ettiğini öne sürdü ve çıkarlarını korumak için önlem alacağını duyurdu. Trump geçtiğimiz Cuma günü Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşme umudunu dile getirmiş, Beyaz Saray ekonomi danışmanı Kevin Hassett de bu hafta içinde bir görüşme beklediklerini açıklamıştı. Ancak karşılıklı suçlamalar, bu görüşmenin gerçekleşme ihtimalini zayıflattı.

Ticaret belirsizliği ve yeni tarifelerin ABD para politikası üzerindeki olası etkilerine dair değerlendirmelerde bulunan Fed Üyesi Christopher Waller, kısa vadede tarifelerin enflasyonu yükseltebileceğini ancak bu yıl içinde faiz indirimlerinin mümkün olduğunu söyledi. Güney Kore Merkez Bankası’nın Seul’deki etkinliğinde konuşan Waller, “Etkin tarife oranının düşük senaryoya yakın seyretmesi, çekirdek enflasyonun hedefe yaklaşması ve iş gücü piyasasının güçlü kalması durumunda, yılın ilerleyen dönemlerinde faiz indirimi yönünde adım atmayı destekleyeceğim” dedi.

Waller, geçici fiyat artışlarının politika kararlarını etkilememesi gerektiğini savunarak, enflasyon beklentileri sabit kaldığı sürece para politikasında esneklik sağlanabileceğini belirtti.