Politika

Özgür Özel: Hayırlı bir laf etti, önemli bir adıma vesile olursa iyi olur

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, dün grup toplantısında Anıtkabir ve resepsiyona katılmamasıyla ilgili sözlerine ilişkin, "Onların arasında çatlak olsa ne olur, su sızsa ne olur, sızmasa ne olur. Sızdığında kötülük sızıyor, sızdı da inşallah dün çıkışta hayırlı bir laf etti. O, Türkiye’de önemli bir adıma vesile olursa iyi olur" dedi.

Abone Ol

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eski Başbakan ve partisinin 3'üncü Genel Başkanı Bülent Ecevit'in ölümünün 19'ncı yıl dönümünde Devlet Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen anma törenine katıldı. Özel, Bülent Ecevit’in kabrine çelenk bıraktı, ardından dua edildi. Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, görevinden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nun diplomatik pasaportunun iptal edildiğini söyleyerek, "Dilek Hanım’ın ve çocuklarının büyükşehir belediye başkanlarına bu Meclis’in çıkardığı kanunla verdiği diplomatik pasaport var. Onu iptal etmişler. ‘Normal düz pasaport alacaksınız.’ Niye? ‘Öyle.’ Şu an Ekrem İmamoğlu’nun unvanı, seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı. Bir mahkeme kararı var mı? Bir ceza almış mı? Aldığı ceza onaylanmış ve kesinleşmiş mi? O güne kadar haklarından yararlanır. Hatta görevinden uzaklaştırılan belediye başkanlarına devlet, maaşlarının üçte iki oranında herhalde öder ve ödemek zorunda. Ailelere dönüyor, babası hakkında bir suçlama var. Bakın daha iddianame bile yok, suçlama var. Suçlamayı o biliyor. Gizlilik kararı var, işine geleni servis ediyor. Yani en kötülerini duyuyoruz; ama lehe delilleri bilmiyoruz, toplamıyor bile. Kafasında mahkum etmiş, diplomatik pasaportunu iptal ettiriyor. Bu nasıl devlet” dedi.

'BU ÜLKENİN GELENĞİNDE BUNLAR YOK'

Ekrem İmamoğlu’nun babasının hasta olduğunu belirten Özel, "3 kanal hariç açtığınız her kanalda Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın bilgilendirmesi, İletişim Başkanlığı talimatıyla ailenize, haysiyetinize, namusunuza, şerefinize her gün saldırıyorlar. ‘Hırsız’ diyorlar, babalarına, eşlerine, oğullarına. ‘Yolsuz’ diyorlar, ‘terörist’ diyorlar, yetmedi ‘casus’ diyorlar. Bu şartlarda ifade mi alacaksın? Niye savcılığa çağırıp almıyorsun? ‘Vatan Emniyet’e gelin’ diyor. Çağır savcılığa, al ifadesini. Soruşturmadan artık neredeyse kovuşturma aşamasına geçilecek. Bu acizlik, güçsüzlük bu, güç değil. Seçildiğinde altına bacağı kırık sandalye vererek küçük düşürmeye çalıştığınız kişiye, o yaptığınız ucuzluktu, bu yaptığınız da ucuzluk. Diplomatik pasaportu iptal etsen ne olur, etmesen ne olur. Siyasetin bu hale getirilmiş olmasından utanıyorum. Biz uçaklarda, havaalanlarında, orada, burada eşlerle, ailelerle karşılaşıyoruz ve kendi çocuğumuz gibi ihtimam gösteriyoruz AK Parti’li, MHP’li arkadaşların çocuğuna, eşine. Doğrusu da budur. Bizimkiler de Allah için öyle ihtimam görüyor. Bu ülkenin örfünde, geleneğinde bunlar yok” diye konuştu.

'KUM BAHÇESİ YAPALIM, OYNASIN'

Özel, partisinin İstanbul İl Başkanlığı ile ilgili yaptıkları itirazın reddedilmesiyle ilgili soru üzerine, "Üstüne 2 olağanüstü il kongresi yapılmış, mahallelerden başlayarak yeni bir kongre yapılmış, yeni bir il başkanı seçilmiş. O il başkanı Özgür Çelik değil başka biri de olabilirdi. Aday olmazdı, başkası olurdu. Onun üstünden geçmiş. Bir kum bahçesi yapalım ona, kayyım kumda oynasın. Kalmadı ki öyle bir şeyin konusu. Bunlara hukuk diploması veren hocalar hakikaten vicdanları sızlıyordur, elleri titriyordur" dedi.

'O ÇİÇEK EDİRNE'DE AÇACAKSA AÇSIN'

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Selahattin Demirtaş ile ilgili kararından sonra Can Atalay ve Osman Kavala’nın durumunun da gündeme gelip gelmeyeceği sorulan Özel, "Aklın, hukukun, vicdanın gereği budur. Ben son ziyaretimde Can Atalay’ı da ziyaret ettim. Sayın Kavala ile ilgili ‘Milletvekillerine görüş izni verilmiyor’ demişlerdi. Ondan başvurmamıştık. Sonrasında ‘Genel Başkan isteseydi verirdik’ gibi bir yaklaşım olunca, biz de Sezgin Bey oradaymış, görevlendirdik. Sayın Kavala ile de Sezgin Bey görüştü. Hukuk bir dosya üzerinden olmaz. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının tamamının uygulanması lazım. Doğrusu bu. Burada zorluklar varsa, birkaç gün, birkaç hafta gecikmeler olacaksa, başvurular olacak, kararlar olacak, bir şeyler gecikecekse, gecikmeden olabilecek hepsi olmalıdır. 'Bir çiçek açtı' diye bahar gelmez; ama baharın gelmesi için önce bir çiçeğin açması lazım. O çiçek bugün Edirne’de açacaksa açsın varsın. ‘O olmadan bu olmasın, hepsi birden olsun’ değil. ‘Başlasın ve hepsine uygulansın’ yaklaşımındayım ben. Bugün Demirtaş ile ilgili iyi bir haber gelmesini ümit ederiz. Ayrıca Sayın Tayfun Kahraman’ın Anayasa Mahkemesi’nden hem sağlık hem adil yargılanma hakkının ihlali ile ilgili karar da çıktı. O da günlerdir bekliyordu. Oradan da olumlu bir karar bekliyoruz" diye konuştu.

Özel, Aziz İhsan Aktaş'ın kaçtığına yönelik iddiasının savcılık tarafından reddedilmesi ile ilgili soruya, "Bir de çip mi takmış? Görüntülü mü görüşüyorlar bütün gün Akın Gürlek'le de kaçmadığını biliyor. Yurt dışına çıkış yasağı var mı? Adli kontrol var mı? Çıksa gitse kim ne diyecek? ‘Kaçmadı’ diyor. Neden? İş birliği içinde. Bunların hepsine çip takmak lazım" cevabını verdi.

‘NE İSTİYORSA YAPSIN DEVLET BEY’

Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, dün grup toplantısında 29 Ekim'de Anıtkabir ve resepsiyona gitmemesiyle ilgili sözleri sorulması üzerine, "Olabilir, yani Devlet Bey böyle yapmış olabilir. Bana sorduklarında da 'sizin çatlağınızla da ben mi uğraşacağım' demiştim. Hani onların arasında çatlak olsa ne olur, su sızsa ne olur, sızmasa ne olur. Sızdığında kötülük sızıyor, sızdı da inşallah dün çıkışta hayırlı bir laf etti. O, Türkiye’de önemli bir adıma vesile olursa iyi olur. 'Devlet Bey iyi' diyorsun, kötü oluyorsun, 'kötü' diyorsun, kötü oluyorsun, susuyorsun kötü oluyorsun, yorum yapsan kötü oluyorsun, yapmıyorsun yine kötü oluyorsun. Ne istiyorsa yapsın Devlet Bey. Bizim ona o anlamda hiçbir kısıtımız yok. Ben de Devlet Bey’in söyledikleri üzerinden bir anlam çıkarma meselesini sorunlu görüyorum. Devlet Bey, hal, hareket, tutum, tavır, sitem, küfür yapıyorsa yapsın. Bunların üzerinden bir siyasi mesaj çıkarmaya ilişkin harcanan enerjiyi ülkemizi daha iyi yönetmeye, daha iyi muhalefet yapmaya, işlerimizi daha iyi yapmaya, daha iyi gazetecilik yapmaya falan harcamamız lazım. Öbürü beyhude" ifadelerini kullandı.

sonbirsoz.com