Devlet televizyonuna konuşan İslami, saldırının Tahran’daki terör saldırısıyla eş zamanlı gerçekleştirildiğine dikkat çekerek, “Sabaha karşı, Tahran’daki terör saldırısıyla eş zamanlı olarak Natanz’daki nükleer tesisimiz de hedef alındı. Saldırılar çok yönlüydü ve fail gruplar önceden hazırlanmış planlarla nükleer altyapımıza azami zarar vermeyi amaçlıyordu. Ancak Allah’a şükür, yalnızca yüzeysel hasar oluştu, can kaybı yaşanmadı ve halkı endişelendirecek bir radyasyon sızıntısı meydana gelmedi. Şu anda hasarın boyutunu teknik olarak değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
Söz konusu eylemlerin İran’ın nükleer faaliyetlerine yönelik psikolojik ve operasyonel saldırılar olduğunu vurgulayan İslami, “Bu tür terör eylemleri, İranlı bilim insanlarının iradesini asla sarsamaz. Nükleer programımız güçlü ve kararlı bir şekilde devam edecektir” dedi.
İran’ın geçmişte de benzer tehdit ve saldırıları uluslararası mercilere taşıdığını belirten İslami, “Bu tehdit ve saldırıları daha önce birçok kez Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na rapor ettik. Ancak bu saldırgan rejime karşı hâlâ net bir tutum sergilenmedi” ifadelerini kullandı.
İran’ın nükleer hedeflerinden geri adım atmayacağını vurgulayan İslami, “Yol haritamız bellidir ve programımızın çerçevesi nettir. Bu tür saldırılar, personelimizin kararlılığını etkilemez. Tüm nükleer tesislerde görev yapan ekiplerimiz daha güçlü bir inanç ve enerjiyle çalışmalarını sürdürüyor” dedi.
sonbirsoz.com